AK Parti Grup Başkanvekili Turan, TBMM’de Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın yeni Anayasa davetine ilişkin açıklama yaptı. Anayasa davetinin çeşitli kesimlerde heyecan uyandırdığını belirten Turan, “20 sene önce bu ülkenin gündeminde ne kadar sorun varsa, iddialı konu varsa bugün büyük çoğunluğunun geride kalması çok büyük bir kıymet. Ancak reform sürecinde hep hayalimiz olan sivil Anayasa, demokratik Anayasa iddiası hep bizimle beraber siyasi gündemin merkezinde oldu” ifadelerini kullandı.
Turan, Türkiye’nin önüne 15 Temmuz, Gezi gibi çok önemli olayların geldiğini söyleyerek, “Bu önemli sorunlar Türkiye’nin reform anlayışını, AK Parti’nin reform iddiasını zaman zaman yavaşlatma imkanı sunmuş oldu. Bu yavaşlama değerlendirildiğinde asla niyetimizi yok etmedi. Bu hep bu ülkeye borcumuzu ödemek için hem ülkenin büyümesi hem demokrasimizin gelişmesi hem ekonomimizin örnek ülkelerden biri haline gelmesi için mesailer harcadık” diye konuştu.
Bütün STK’ların çalışmasıyla birlikte 40 yıllık demokrasiye uymayan sivil Anayasa’yı birlikte yapmayı dilediklerini kaydeden Turan, “Anayasa’nın ruhunda problem var. Anayasa’yı darbecilerin yapmasından kaynaklı sorunları var. Dünyanın hiçbir ülkesinde 83 milyonun istediği bir metin yapılamaz” şeklinde konuştu.
Turan usule ilişkin çalışmaları yaptıktan sonra kamuoyuna duyuracaklarını sözlerine ekledi.
Boğaziçi Üniversitesi’ndeki olaylara ilişkin soruya Turan şöyle cevap verdi:
“Boğaziçi Üniversitesi gibi bir kurumun sürekli son gündemlerdeki tartışmalarla hatırlanması herkes için kabul edilemez bir davranıştır. İsteriz ki bir an önce bu tartışmalar geride kalsın, yasal mevzuata uygun yapılan atamalar, farklı niyetlerin konusu haline gelmesin. Bunlar geride kaldıktan sonra da öğrencisi, akademisyeni, idarecisi büyük bir motivasyonla beraber üniversitenin tekrar kendini akademi dünyasına dönmesi sağlansın. Biz bu tartışmalardan mutlu değiliz. Biz üniversitelerin siyaset yapmasında rahatsız değiliz. Ama üniversitelerin terörle iltisakından, farklı toplumu rencide eden davranışlardan, Kabe gibi hepimizin baş tacı olan mekanların siyasi tartışma konusu olmasından büyük rahatsızlık duyuyoruz. Bir an önce bu tartışmalar geride kalır, Boğaziçi tekrar ileriye giden, iddialı zamanlarını yaşar. Yalan veya yanlış siyaset ve basın yaklaşımı dünyada başvurulan bir hakikat. Dün polisimizin üzerine atılan buirn itham var. Polis şunu dedi diyor. Metinde, seste kulağımız duyuyor, gözümüz görüyor ama provokatör bir basın anlayışı bu konunun tam tersini veriyor. Hemen üç dakika arkasından provokatör siyaset anlayışı da CHP İl Başkanı başta olmak üzere bu yalan haberi bilinçli provokasyon haberini gerçek gibi yayıyor. Buna da inanan bir kitle oluşuyor.”
Ahmet Umur Öztürk
News
