İyi Parti Lideri Meral Akşener, partisinin grup toplantısında milletvekilleriyle bir araya gelerek değerlendirmelerde bulundu. Akşener, partisinin TBMM Grup toplantısındaki konuşmasına, Gaziantep’te bir üniversite hastanesinin, koronavirüs hastalarının tedavi edildiği yoğun bakım biriminde oksijen cihazının patlaması nedeniyle çıkan yangında hayatını kaybeden vatandaşlara Allah’tan rahmet, yaralılara şifa dileyerek başladı. Bu hafta, Maraş katliamının yıl dönümü olduğunu dile getiren Akşener,
“Yitirdiğimiz vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet diliyorum. Hafıza-i beşer nisyan ile maluldür. Yani insan hafızası unutur. Ama bazı şeyler asla unutulmamalıdır. Ülkeyi felaketin eşiğine getiren olaylar, asla unutulmamalıdır. Bu olaylara sebep olan süreçler, asla unutulmamalıdır.” diye konuştu. Nefret ve düşmanlığa karşı her zaman saygıyı ve dostluğu savunacaklarını belirten Akşener, ayırmaya, ayrıştırmaya çalışanlara karşı her daim, bir arada yaşamayı savunacaklarını kaydetti. Türkiye’nin, vizyonsuz bir dış politikayla, diplomasiyi, ülke liderleriyle kanka muhabbetinden ibaret zanneden bir cehaletin pençesinde her geçen gün itibar kaybettiği, karanlık ve sisli bir yolda hızla ilerlediğini öne süren Akşener, şu ifadelere yer verdi:
“Dış politika; bir ülkenin ön savunma hattıdır, güvenliğidir, ekonomik coğrafyaya hükmetme yeteneğidir, çatışmaların, silahsız olarak çözümlenmesine imkan verecek gücüdür, devletin prestijidir. Dış politika, sadece düşmanlara karşı değil dost ve müttefiklere karşı da ülkenin hak ve hukukunun koruyucusudur. Sayın Erdoğan’ın ve cahil danışmanlarının elinde Türkiye, maalesef egemenlik hakkını kullandığı için cezalandırılmak istenen bir ülke durumuna geldi. Bu böyle gitmez. Türkiye, bu vizyonsuzluğu, bu beceriksizliği daha fazla taşıyamaz. Diplomasideki tehditler, slogan atarak bertaraf edilemez. Devlet yönetmek ciddiyet ister. Şartlara göre pozisyon almak başkadır, dayatılan her şartın şekline girmek başkadır.” Dış politikayla ilgili uyarılarının dinlenilmediğini söyleyen Akşener, şu değerlendirmeyi yaptı:
“Nitekim, bugün geldiğimiz noktada; Amerika Birleşik Devletleri’nin, S-400’ler nedeniyle aldığı yaptırım kararı, bu vizyonsuzluğun sonucudur. Bizim için milli bir mesele olan İdlib’deki gözlem noktalarımızın iktidar ve küçük ortakları tarafından, sessizce terkedilmiş olması, bu beceriksizliğin sonucudur. Doğu Türkistanlı kardeşlerimize zulmeden Çin’e, tek bir söz söyleyememek, bu kifayetsizliğin sonucudur. Tepeden tırnağa haklı olduğumuz Doğu Akdeniz’de, ‘Sana ne?’ diye posta koydukları Avrupa Birliği’nden, arabuluculuk istemek zorunda kalmak, bu cehaletin, bu iş bilmezliğin sonucudur.” İyi Parti olarak, Türkiye’ye yöneltilen her tehdidin, her yaptırımın, her düşmanca adımın karşısında olduklarını vurgulayan Akşener,
“Çünkü AK Parti iktidarının, haklı olduğumuz konularda bile bizi haksız duruma düşürmeyi becerebilen akılsızlığının faturasının, milletimize ve kurumlarımıza çıkarılmasına göz yumamayız. Darbe meraklısı, vesayetçi Dışişleri Bakanı inanmak istemese de milletimiz, sandıkta yetkiyi bize verdiği vakit yönetme sorumluluğunu aslanlar gibi alacağız. Bundan kimsenin şüphesi olmasın.” diye konuştu. İyi Parti iktidarında, Türkiye’yi dünya sahnesinde yeniden hak ettiği itibarlı konuma ulaştıracaklarını belirten Akşener, bunu iş bilmez birkaç atanmışla değil Türk hariciyesinin yetiştirdiği çok değerli diplomatlarıyla yapacaklarını ifade etti. Akşener,
“O kutlu gün gelene kadar ise bıkmadan, usanmadan, yapılan hataları söylemeye, doğru yolu göstermeye devam edeceğiz.” diye konuştu.